Babamdan bana yadigar kalan fotoğraf hobisini 30 yıla yakın sürdürüyorum. Fotoğraf çekerken bambaşka bir dünyada ve konsantrasyonda olup adeta bir meditasyon yaparcasına huzur buluyorum.
Fotoğraf çekerken anı yakalamak, başkalarından farklı bakmak, yaratıcılığımı kullanmak, keşfetmek ve bunları da bazen başkalarıyla paylaşmak beni mutlu ediyor.
Yoğun çalışma hayatı içinde bir sanayici ve yönetici olarak insanın kendine nasıl bir güzellik yaratabileceğini göstermek ve özendirmek de bir başka amacım. Gözetmeye çalıştığım hayat felsefesi içinde aile, sanat, spor, sosyal sorumluluk ve iş yaşamından oluşan bir buket ile yaşamın her kesitinden tad alarak “tüm bir yaşama” ulaşabilme gayretimde fotoğrafın özel bir yeri var. Beni en çok dinlendiren, her şeyi unutturup, nefes almayacak kadar beni odaklayan an, o fotoğrafı çektiğim an. İşte o yer, insan, bina, bulut, dağ; işte o her ne ise, o an benim oluyor, sonsuza kadar.